Anadolu'yu ve Anadolu halkını Sabahattin Ali kadar iyi anlatan başka bir yazar daha yok sanırdım. Meğer henüz Refik Halid Karay ile tanışmamışım. Memleket Hikayeleri'ni, kitapta anlatılan olayları ve karakterleri gerçekten çok beğendim. Hikayelerden tek tek bahsetmek istemiyorum ancak en sevdiğim hikayelerden birkaçının Yatık Emine, Şeftali Bahçeleri ve Komşu Namusu olduğunu belirtmek isterim. Refik Halid bu eserinde İstanbul da dahil olmak üzere memleketin farklı yerlerinde (1908'den itibaren farklı zamanlarda) geçen toplamda on sekiz hikayeye yer veriyor. Türk Edebiyatında Anadolu'yu tanıtan ilk eser olma özelliğine sahip olan Memleket Hikayeleri ilk olarak 1920 yılında yayınlanmış ve geçtiği dönemi en canlı anlatan eserler arasında sayılmıştır. Daha sonra farklı zamanlarda tekrar basıldığını tahmin ettiğim kitaba, 1947 yılında yazılmış bir hikaye daha eklenmiştir (son hikaye: Garaz). Başarılı gözlemler ve detaylı betimlemelerin yer aldığı eser, yazıldığı dönem itibariyle de yalın ve akıcı bir Türkçe ile yazılmış olduğu söylenmektedir. Elimdeki eser orijinal diline sadık kalınarak basıldığından, aradan geçen bir asıra rağmen rahatlıkla anlaşıldığı düşünülürse, muhtemelen doğru bir bilgidir. Bununla beraber, aradan geçen yüz yılın da çok şey değiştirmemiş olduğu kanaatindeyim zira bu memlekette yaşayan her insan grubunun bir kişi/olay ile anlatılması gerekse, muhtemelen ortaya yine bu eser çıkardı.
Sabahattin Ali okumayı seviyorsanız, bu eseri de çok seveceğinizden eminim, eğer vaktiniz var ise okumanızı tavsiye ediyorum. Refik Halid'in aynı zamanda sürgündeyken yazdığı Gurbet Hikayeleri adında bir hikaye kitabı daha mevcut, temin edebilirseniz, bu eserden de aynı zevki alacağınızı tahmin ediyorum.
"İlk insanlar o, yanık ovaları, sarp dağları aşarak buraya çıkmaya neden lüzum görmüşlerdi? Tufan gibi müthiş, nasıl bir tehlike önünden kaçarak buraya yerleşmişlerdi? O, şimdi bilinmiyordu, fakat her halde, bu derece fedakarlığa katlanabilmek için mühim sebepler olmalıydı."
"Geniş ününü mizah ve siyasal yergi yazılarıyla sağlayan Refik Halid'in mizah yazıları gibi hikâyeleri de edebiyatımızın bu alanında bir aşama olmuştur. O zamana kadar İstanbul sınırları dışına çıkamayan Türk hikâyesini Anadoluya yöneltmekle hikâyeciliğimize yeni bir ufuk açmış, yeni bir soluk getirmiştir."
Cevdet Kudret, Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hoşgeldiniz :) Yorumlarınız benim için bir kazançtır.