Yurt Yayınları genelde tarihden esinlenilerek yazılmış romanların satışını yapar bu nedenle sık karşılaşmasamda bulduğumda alıp okumak isterim. Bu kitap da konusu itibariyle (geçmiş yaşamlardan ve reenkarnasyondan bahsedilmektedir) bana ilginç geldiği için okumaya başladım. Kitap beni bir anda içine almadı açıkçası, yavaş yavaş ısındım. Ancak ortalarına doğru hikaye ilginç olmaktan uzaklaşınca işler bir anda çığırından çıktı, neyin ne olduğu kimin ne anısı olduğu karışmaya başladı. Tabi bu arada bolca gerilim ve kanlı cinayet ile karşı karşıya kaldık (ben daha ziyade psikolojik bir gerilim bekliyordum). Hikayemiz annesinin öldürülmesinden sonra 13 yaşında psikiyatri kliniğine yatan Vivien'in başından geçenleri anlatmaktadır. Yaklaşık 3 yıl klinikte kalan Vivien bu süreçte reenkarnasyona inanan ve regresyon yönetimiyle hastalarını tedavi eden profesör Peter Ullrich tarafından tedavi edilmeye çalışılır. Bu arada geçmiş yaşamlara inanan ve bu hayatlarda yarım kalmış hesaplaşmaların yaşadığımız çağda da bir şekilde devam ettiğine inanan Profesör Ullrich'in ortaya çıkardığı kaosun içinde kalan Vivien, bir süre sonra neye ve kime inanacağını şaşırır. Kitap her ne kadar hızlı akan bir polisye-gerilim kitabı olsa da benim aklıma takılan bazı sorulara yanıt vermemesi ve olayları karmaşıklaştırması (ve bu karmaşanın içinde sebepleri önemsizleştirmesi) sebebiyle ben pek sevmedim. Ayrıca hikayenin bir noktadan sonra astral yolculuklara kayması ve fantastikleşmesi de "psikolojik" unsurları çok geride bıraktı. Yine de bu tür kitaplara ilginiz varsa, okuyabilirsiniz!
Yazar Klaus Peter Wolf'un bu kitabı yazmak için bir reenkarnasyon terapistinden uzun süre ders aldığı belirtiliyor (diğer kitapları için de kadın ticareti yapan bir şirket kurduğu ve iki sene boyunca bir gençlik çetesiyle sokaklarda yaşadığı söyleniyor). Önceki yaşamlarında kurban ve fail olan ruhların sonraki yaşamlarında da bu hesaplaşmaya kaldıkları yerden devam ettiklerinin anlatıldığı romanda "önceki yaşam"dan kastın dünya olmasını (mesela eski Mısır olsun, Musa'nın Kızıldeniz'i yardığı sırada onun ardından giden inananlar olsun, Çin sarayında imparator koruması olsun, Orta Asya steplerinde Hun Türkü olsun veya Bavyera'da Germen köylüsü olsun) beklerdim. Thara da neresi ? Yaratıcı bir yazarın elinde muhteşem olabilecek bir konu "Thara" travması altında ezilip gitmiş kanaatimce.
"Geri dönüş bazı insanlarda sadece düne dönüş anlamına gelmez, aksine geçmiş yaşmaa dönüşlere de neden olur. Eski yaşamlara dair anılar o kadar güçlüdür ki şimdiki yaşamı dahi yoğun bir şekilde etkilerler. Bu tür insanlar bazen zamanın akışıyla da başa çıkamazlar. Neyin sona ermiş ve neyin sürmekte olduğunu bilemezler. Yüzyıllar boyunca aynı savaşı sürdürürler."
Yazar Klaus Peter Wolf'un bu kitabı yazmak için bir reenkarnasyon terapistinden uzun süre ders aldığı belirtiliyor (diğer kitapları için de kadın ticareti yapan bir şirket kurduğu ve iki sene boyunca bir gençlik çetesiyle sokaklarda yaşadığı söyleniyor). Önceki yaşamlarında kurban ve fail olan ruhların sonraki yaşamlarında da bu hesaplaşmaya kaldıkları yerden devam ettiklerinin anlatıldığı romanda "önceki yaşam"dan kastın dünya olmasını (mesela eski Mısır olsun, Musa'nın Kızıldeniz'i yardığı sırada onun ardından giden inananlar olsun, Çin sarayında imparator koruması olsun, Orta Asya steplerinde Hun Türkü olsun veya Bavyera'da Germen köylüsü olsun) beklerdim. Thara da neresi ? Yaratıcı bir yazarın elinde muhteşem olabilecek bir konu "Thara" travması altında ezilip gitmiş kanaatimce.
"Geri dönüş bazı insanlarda sadece düne dönüş anlamına gelmez, aksine geçmiş yaşmaa dönüşlere de neden olur. Eski yaşamlara dair anılar o kadar güçlüdür ki şimdiki yaşamı dahi yoğun bir şekilde etkilerler. Bu tür insanlar bazen zamanın akışıyla da başa çıkamazlar. Neyin sona ermiş ve neyin sürmekte olduğunu bilemezler. Yüzyıllar boyunca aynı savaşı sürdürürler."